Sahtecilik İncelemesi Fotokopi Belge Üzerinde Yapılamaz
HMK’nın 211. maddesi uyarınca sahtecilik hususunda sıhhatli bir sonuç alınabilmesi ve kesin bir kanaat oluşması için, inkâr edilen imzanın atıldığı tarihten öncesinde veya mümkün olduğu kadar yakın tarihlerde düzenlenen belgelerde bulunan ilgili kişiye ait mukayeseye elverişli yazı ve imzalar temin edildikten sonra sahtelik iddiasına ilişkin bilirkişi incelemesi yapılması gerekir. http://taplink.cc/eryigithukukburosuYargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre fotokopi üzerinden imza incelemesi yapılması mümkün değildir. Bu nedenle imza incelemesine esas alınan ilgili tarafın tatbike medar (uygulamaya elverişli) imzalarının bulunduğu belge asıllarının getirtilerek, incelemenin bunlar üzerinden yapılması gerekir (Hukuk Genel Kurulu 2019/128 E. , 2021/1131 K.).
Fotokopi Belge Bono Üzerinde İmza İncelemesi Yapılamaz
Dava, takibe konu bonolardan dolayı borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı kambiyo senetlerindeki imzanın kendisine ait olmadığını beyan etmiş, mahkemece imza incelemesi hususunda rapor alınmış ise de inceleme fotokopi senet örnekleri üzerinden yapılmıştır. Fotokopi belge üzerinde imza incelemesi yapılamaz ve fotokopi belge üzerinden düzenlenen rapor hükme esas alınamaz. Mahkemece senet asıllarının nerede olduğu hususunda davalıya açıklama yaptırılarak senet asıllarının getirtilmesi, ibrazı gerekir. Senet aslı ibraz edilmediği takdirde ispat yükü davalıya ait olduğundan mahkemece bu husus gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7240 E. , 2017/2345 K.).
Mukayese İmzalar da Fotokopi Belge Esas Alınarak Kullanılamaz
Dava tüketici sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davalılar yargılama sırasında dava konusu tüketici sözleşmesinde yer alan imzaların kendilerine ait olmadığını ileri sürmüşlerdir. Mahkemece davalı … yönünden imza incelemesi yapılması amacıyla bilirkişi raporu alınmış, söz konusu imzanın davalının eli ürünü olduğu yönünde rapor tanzim edilmiştir. Hükme esas alınan bu bilirkişi raporunda, sözleşmedeki imza ile mukayese edilen imzaların bulunduğu belgelerin fotokopisi üzerinde inceleme yapılmak suretiyle sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Fotokopi belge üzerinde imza incelemesi yapılarak tanzim edilen rapora itibar edilmesi mümkün değildir. Hal böyle olunca mahkemece, sözleşmedeki imza ile karşılaştırılan imzaların bulunduğu belgelerin aslı üzerinden yeniden bir inceleme yaptırılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, fotokopi belge üzerindeki imza incelemesi ile yetinilip sözleşmedeki imzanın davalı …’in eli ürünü olduğu sonucuna varılarak yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir (Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/18577 E. , 2019/2406 K.).
Fotokopi Belge Üzerinde İmza İncelemesi Yapılabileceği Haller
Dava konusu taahhütnamenin aslı dosyaya sunulmadığından imza incelemesi yapılamamış ise de; fotokopi üzerinde imza incelemesinin yapılıp yapılamayacağının sorulduğu 16.11.2012 tarihli müzekkereye Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesince verilen 10.12.2012 tarihli cevapta: fotokopi belgelerde çekim koşullarına bağlı olarak bazı unsurların kayba uğrayabileceği gibi bu tür belgelerin sair usullerle elde edilebilme olasılığının bulunduğu, ayrıca belgeye imza, yazı ya da artefakt gibi harici unsurlar eklenebileceğinden fotokopi belgeler üzerinde inceleme yapılması sakıncalı olduğu, genel olarak belge asılları üzerinde inceleme yapıldığı, ancak belge aslının bulunamaması ve bulunmadığının müzekkerede belirtilerek fotokopi belge üzerinde inceleme yapılması isteminin açıkça belirtilmesi ve söz konusu fotokopi belgenin orijinal belgeden çekilmiş fotokopi olduğunun kabulü hâlinde istem doğrultusunda, fotokopi belge üzerinde mevcut koşullar altında inceleme yapılarak sonuç bildirir rapor sunulabileceği belirtilmiştir. Bu kapsamda bir önceki paragrafta anıldığı şekilde davacı kayıtları üzerinde yapılacak araştırmalar yanında karar verilmesi için gerekli kanaatin oluşumunda lüzum görüldüğü takdirde Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesince verilen 10.12.2012 tarihli müzekkere cevabı da ilgi tutularak dava konusu 17.04.2008 tarihli ve “Kredilendirme Talimatı ve Erken Ödeme İçin Genel … Taahhütnamesi” başlıklı fotokopi belge üzerinde imza incelemesi yapılabilir. Ancak önemle belirtilmelidir ki; lüzum görüldüğü takdirde ihtilaf konusu fotokopi belge üzerinde yapılacak inceleme, taraflar arasındaki yerleşik uygulamanın varlığına yönelik iddianın değerlendirilmesinde tek başına hükme esas oluşturmaz. Bu kapsamda gerek duyulduğu takdirde fotokopi belge üzerinde yapılacak olan imza incelemesiyle elde edilen sonucun, yerleşik uygulamanın varlığına dair iddia yönünden yapılacak olan diğer araştırmalar sonucu elde edilen bilgilerle birlikte değerlendirilmesi gerekir.
Neticeten, dava konusu araç satış işlemine ait 22.04.2008 tarihli ve 44841 sayılı faturanın alt kısmındaki “… Bankası Davutpaşa Şubesi tarafından rehinlidir–SATILAMAZ” şerhi, davacı tarafından dava konusu taahhütnameye benzer içerikli 2008 ilâ 2011 yılları arasında muhtelif tarihlerde faks yoluyla gönderilen belge içerikleri, bankacılık uygulamalarının bankaların kendi takdirinde olduğu yönündeki Türkiye Bankalar Birliğinin 22.07.2013 tarihli müzekkere cevabı ve dava konusu taahhütnamenin gönderildiği faks numarası ile davacı tarafından dosyaya sunulan 2008 ilâ 2011 yılları arasında muhtelif tarihlerde gönderilen benzer içerikli belgelerin gönderildiği faks numaraları nazara alınarak, taraflar arasında davacı tarafından ifade edildiği şekilde bir yerleşik uygulamanın varlığına yönelik iddia bakımından davacı kayıtları üzerinde araştırma yapılarak ve lüzum görüldüğü takdirde dava konusu Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesince verilen 10.12.2012 tarihli müzekkere cevabı ilgi tutularak dava konusu 17.04.2008 tarihli ve “Kredilendirme Talimatı ve Erken Ödeme İçin Genel … Taahhütnamesi” başlıklı fotokopi belge üzerinde imza incelemesi yapılarak elde edilen tüm bilgiler çerçevesinde yapılacak değerlendirme sonrasında hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir (Hukuk Genel Kurulu 2017/1300 E. , 2021/922 K.).
Resmi Evrakta Sahtecilik Suçu ve Fotokopi Belge Üzerinde İnceleme Yapılamaması
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 14.10.2008 tarih ve 49/219 sayılı kararında da açıklandığı üzere; ceza yargılamasının amacı, somut gerçeğin ortaya çıkarılması olup bunun için başvurulan kanıtlama araçlarından biri de belgelerdir. Yargılama makamları suç isnadı nedeniyle oluşan uyuşmazlığı çözümlerken ele geçirilen ya da iddia ve savunma doğrultusunda sunulan belgelerin güvenilirliğini de denetlemek durumundadırlar. Güvenilirliğin denetlenebilmesi için, belgenin aslının veya bunun olanaklı olmaması halinde de aslına uygunluğu yetkili makam veya kişilerce onanmış örnek ya da kopyalarının dosyaya konulması gerekir. Yine Ceza Genel Kurulu‘nun 14.10.2003 tarih ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere, suça konu belgenin fotokopi olması durumunda hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı, aslı bulunamayan belgelerin aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının da tespit edilemediği, fiili iğfalin aldatma niteliğini göstermeyeceği kabul edilmektedir. Bu itibarla, somut olayda suça konu belgenin fotokopisinin bulunduğu ancak fotokopi belge üzerindeki mührün tam olarak anlaşılmadığı, aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının tespiti için belge aslının incelenmesi gerektiği ve belge aslının aşamalarda ele geçirilemediğinin anlaşılması karşısında, sanığın unsurları itibarıyla oluşmayan resmi belgede sahtecilik suçundan beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkûmiyet hükmü kurulması yasaya aykırıdır (Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/6942 E. , 2021/1648 K.).
Fotokopi Belge üzerinde Sahtecilik Suçu Nedeniyle İmza İncelemesi Yapılamaz
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 gün ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere, onaysız fotokopi niteliğinde olup suret belge özelliği taşımayan belgenin hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı ve aldatıcılık niteliği bulunmayıp fotokopi belge üzerinden yapılan bilirkişi incelemesinin hükme esas alınamayacağı cihetle, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilmesi, bozma nedenidir (Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4286 E. , 2017/7420 K.)
Özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyizde, sanığın sahte kiraya veren imzası bulunan sözleşmenin aslını değil suretini mahkemeye ibraz ederek kullanmış olması karşısında; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 tarih ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve keyfiyetin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği, aslı ele geçirilemeyen fotokopi belgenin hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı ve aldatıcılık yönünden inceleme yapılması imkânı bulunmadığından, belgede sahtecilik suçunun unsurları itibarıyla oluşmayacağı yönündeki karar da dikkate alınarak özel belgede sahtecilik suçunun unsurları itibarı ile oluşmaz (Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/20670 E. , 2022/16970 K.).